Devlet, Taraşmanlı ve Zeynelli köylülerine mülklerinin hazineye ait olduğunu bildirdi

İskeçe’nin ova bölgesindeki Taraşmanlı ve Zeynelli köylerinde tarla ve arazilerin büyük bölümünün hazineye ait olduğu gerekçesiyle Ekonomi Bakanlığından vatandaşlara yazı gönderildi. Gönderilen bu yazılar vatandaşlar arasında şaşkınlık yarattı.

Daha önce 1982 yılında yine ova bölgesindeki İnhanlı köyünde yönetim benzer bir şekilde arazilere el koymak istemiş ancak, azınlığın karşı koymasılya başlayayan eylemler neticesinde geri adım atmak zorunda kalmıştı. 

Taraşmanlı ve Zeynelli köylerinde 600’e yakın vatandaşa sahip oldukları tarla, arsa, ev ve işyeri arazilerinin hazineye ait olduğunu belirten yazı gönderildi. İskeçe’deki en eski Türk mezarlıkları arasında bulunan ve 500 yıllık mezar taşlarının da olduğu Taraşmanlı mezarlığının dahi hazine arazisi olduğu iddia ediliyor. Vatandaşlara gönderilen yazılarda, inşaat izni çıkartılarak, tüm resmi prosedüre uygun olarak yapılan çok sayıda dükkan ve evlerin de hazineye ait arazi üzerinde olduğu iddia edildi.

Aralarında Yunanlı vatandaşların da olduğu kişilere Ekonomi Bakanlığı tarafından gönderilen mektuplar Aralık ayı başında Taraşmanlı ve Zeynelli köyüne ulaştı. Söz konusu olay, bölgedeki vatandaşlar arasında şaşkınlık ve tepkiye neden oldu. İskeçe Milletvekili Hüseyin Zeybek, köylüleri ziyaret ederek görüştüklerini belirti ve sorunun giderilmesi için kanun değişikliği hazırlanacağını söyledi. Olayın 1978 yılında dönemin İskeçe valisi tarafından söz konusu arazilerin kamu arazisi olarak ilan edilmesini öngören karara dayandığı vurgulandı.

TARAŞMANLI MÜTEVELLİ HEYETİ BAŞKANI

Taraşmanlı Mütevelli Heyeti Başkanı Naim Hasanoğlu, yazının kendi köyleri olan Taraşmanlı’ya Aralık ayının ilk günlerinde geldiğini anlattı. Hasanoğlu şöyle konuştu: “Aralık ayının ilk günlerinde geldi belgeler. Sahip olduğumuz tarla, arsa, ev, dükkan ne varsa hepsinin hazineye ait olduğu bildiriliyor. Gönderilen yazı bu. Dedelerimizden, ninelerimizden kalan, onlara da kendi dedelerinden kalan yüzyıllara dayanan mallarımızın hazineye ait olduğu bildiriliyor tarafımıza. Tabii ilk bakışta inanmakta zorlandık. Bazı köylüler yazıyı ciddiye bile almamış. Fakat birkaç gün içinde neredeyse herkese yazı gittiğini öğrendik. Hatta komşu köy olan Zeynelli köylülerine de benzer yazıların gittiğini öğrendik. Olayın ciddiyeti ortaya çıktı.”

500 YILLIK MEZARLIK İÇİN DE YAZI GİTMİŞ!

Taraşmanlı Mütevelli Heyeti Başkanı Naim Hasanoğlu, mütevelli heyeti başkanlığını yaptığı Taraşmanlı camiinin yanında bulunan ve 5 – 6 asırlık bir geçmişi olan mezarlığın dahi hazine arazisi olarak göründüğünü ve mezarlık için de yazı geldiğini kaydetti. Hasanoğlu “Bu mezarlık yani Taraşmanlı mezarlığı bölgemizdeki en eski mezarlıklardan biri. Biz 500 küsur yıllık mezar taşı bulduk. Köyümüzdeki 90 yaşındaki dedeler dahi mezarlığı çocukluk yıllarından bugüne kadar bugünkü haliyle hatırlıyorlar. Bu tarihi mezarlık için bile yazı geldi. Bunun yanı sıra tarlaların haricinde oturduğumuz evlerimiz için, dükkanlarımız için de yazı gönderilmiş. Tüm bunlar hazine arazisi olarak görünüyor. Köylülerin yüzde 70’ine yazı gitmiş. Biz bunu anlamakta güçlük çekiyoruz. İddia edildiği gibi olsaydı Taraşmanlı ve Zeynelli köylerinin harita üzerinde olmaması lazım. Tabii ki köylülerin de bu köylerde yaşamıyor olması lazım. Biz köylüler olarak avukat aracılığıyla buna itiraz ettik. İskeçe milletvekili Hüseyin Zeybek de iki kez köyümüze geldi. Konuyu ayrıntılarıyla görüştük. Avukat aracılığıyla itirazlarımızı yapıyoruz. Önümüzdeki günlerde tüm köylü itirazlarını tamamlayacak. Bu olay bizde hem şaşkınlık, hem tepki yarattı. Dedelerimizden, onlara da kendi dedelerinden kalan malımız, mülkümüz için bunlar hazineye aittir diye mektup geliyor. Merak ediyoruz acaba bu hayatımızda daha neler göreceğiz? İnşallah sorun bir an önce çözüme kavuşur.” diye konuştu.

AVUKAT ÖZER TALATOĞLU

Aslen Zeynelli köyünden olan İskeçeli avukat Özer Talatoğlu ise yaptığı açıklamada iki köyde çok sayıda vatandaşa yazı gittiğini söyledi. “Olay eski kararlara ve eski haritalara dayanılarak yapılmış” diyen Özer Talatoğlu şöyle devam etti: “Sadece Türklere değil, Yunanlı vatandaşlara da mektup gönderilmiş. Taraşmanlı köyünde durum daha vahim. Çünkü çok sayıda ev ve işyeri için de yazı gönderilmiş. Yani halkımızın ev ve dükkanları bile hazineye ait olarak gösteriliyor. Zeynelli’de ise sadece tarlalar için gönderilen yazılar var. Çok sayıda kişi bu karara tepki gösteriyor. Milletvekilleri de köylere gitmiş. Araziler eski Taraşmanlı Nahiyesi’ne ait araziler. Tabii bu yıllar içinde çok sayıda tarla alım satışı yapılmış. Sayıyı tam olarak bilmiyorum fakat oldukça yüksek bir sayı. Önümüzdeki günlerde konuyla ilgili olarak gelişmelerin olacağını tahmin ediyorum. Tabii ki bu problemin bir an önce insanlarımız mağdur olmadan çözüme kavuşması gerekiyor.”

İSKEÇE MİLLETVEKİLİ HÜSEYİN ZEYBEK

Taraşmanlı ve Zeynelli köylerinde yaşanan sorunla ilgili olarak konuşan İskeçe SİRİZA Milletvekili Hüseyin Zeybek, sorunun çözüme kavuşması için girişimde bulunduklarını belirtti. Milletvekili Zeybek şunları ifade etti: “Önemli sayıda vatandaşımızı ilgilendiren bir konu. Yıllar içinde alım satımlar yaşanmış. Şu anda arazilerin hazineye ait olduğunu belirten yazılar çok sayıda kişiye gitmiş. 1978 yılındaki dönemin İskeçe valisi buradaki arazileri kamu arazisi olarak ilan etmiş. 1978 yılında alınan bu karara dayanan bir olay. O günden bu yana kimse bir şey yapmamış. 5 bin dönümden fazla bir araziyi ilgilendiren bir mesele. Bölgede toprak bütünleştirilmesi yapılmaya kalkınca bu konu ortaya çıkmış. Son dönemde kadastro çalışmaları da yapılıyor. Dolayısıyla 1978 yılına ait valilik kararına dayanılarak köylülere tarlalarının, hatta ev ve işyerlerinin hazine arazisi üzerinde olduğunu bildiren yazılar gönderilmiş. Taraşmanlı’daki tarihi mezarlık için bile yazı gönderilmiş. İnşaat izni alınarak yapılan dükkanlar için bile yazı gitmiş. Mektupları Ekonomi Bakanlığı göndermiş. Olayın halk üzerinde endişe yaratması tabii ki doğal. Biz de ilk andan itibaren bize haber verildiğinde sorunla ilgilendik. Köye gittik ve insanlarla görüştük. Şu anda halk avukata giderek yazılı olarak itirazda bulunuyor. Bu itirazın 3 aylık süre içinde yapılması gerekiyor. İnsanımızın bu itirazları yapmaları lazım. Bundan önceki yönetimler ne yazık ki sorunun üzerine gitmemiş. Sorun bugüne kadar gelmiş ve bugün de karşımıza çıkıyor. Konuyu bakanlıklarla görüştük. Olayı takip ediyoruz. Bu problemin çözümü için kanun değişikliği hazırlanacak ve bu çileli insanlarımızın sorunu da inanıyorum ki giderilecek.”

İNHANLI OLAYLARI BENZERİ BİR KARIŞIKLIK MI ÇIKARTILMAK İSTENİYOR?

Devletin İskeçe ova bölgesindeki vatandaşların arazi ve emlakına el koymak istemesi kamuoyunda tepkilere ve haklı endişelere neden oldu. Bölgedeki soydaşlarımız, "Bu girişimle İnhanlı Olayları benzeri bir karışıklı mı çıkartılmak isteniyor?" sorusunu göndeme getirdi. 

1974 Kıbrıs Barış Harekatı'nın ardından Yunanistan'ın Batı Trakya üzerindeki baskıları artık bir çeşit devlet politikası haline gelmiştir. Bu çerçevede Türk gayrimenkulleri topluca kamulaştırılmaya başlanmıştır. Bunun sonuncunda Mart 1982’de Batı Trakya Türkleri açısından bir dönüm noktası teşkil edebilecek “İnhanlı olayları” yaşanmıştır.

1978'de Türklere ait toprakların topluca kamulaştırılmasına devam edilmiştir. Gümülcine, Makut, Kafkas, Yahyabeyli ve Ambarköy'deki araziler Türklerin elinden alınarak Yunanlılara kiraya verilmiş, Sarısu'daki 2.000 dönüm Türk arazisi Rusya'dan getirilen Pontuslulara aktarılmıştır.

23 Mart 1982'de İskeçe İline bağlı İnhanlı köyünde yaşayan 200 Türkün gayrimenkullerinin tapularının geçersiz sayılması üzerine “İnhanlı Olayları” patlak vermiş ve ilk defa Türk Azınlık içerde ve dışarda yankı bulacak toplu eylemlere başlamıştır. Yönetim, Azınlığın karşı koymasılya başlayayan eylemler neticesinde geri adım atmak zorunda kalmıştı.