Türk İş adamları Yunanistan'a yardımcı olmaya çalışıyor
Ekonomik sorunları ve borç kriziyle dünyanın gündeminde bulunan Yunanistan'da, Türk şirketleri ve yöneticilerinin deneyiminden faydalanılmak amacıyla bir konfer

Ekonomik sorunları ve borç kriziyle dünyanın gündeminde bulunan Yunanistan'da, Türk şirketleri ve yöneticilerinin deneyiminden faydalanılmak amacıyla bir konferans düzenlendi.
The Business Advisory Council for Southeast Europe tarafından Selanik'te düzenlenen "Krize Karşı Liderlik, Büyüme için Kamu-Özel Sektör İşbirliği" adlı konferansta, konuşan Koç Holding Yönetim Kurulu Başkanvekili Temel Atay, Koç Grubunun, siyasi ve ekonomik olarak 2001'de taban yapan Türkiye'de ve yurt dışındaki deneyimlerinden bahsetti.
Atay, Türkiye'nin krizin ardından son yıllarda uyguladığı politikalarla, Avrupa'nın en hızlı büyüyen ekonomilerinden biri olduğunu, bunun, iş dünyası ve hükümet işbirliği ile başarıldığını ifade etti.
Yunanistan'da siyasi ve ekonomik durum hakkında Anadolu Ajansı muhabirine değerlendirmelerde bulunan Atay, herkeste şimdilik bir kafa karışıklığı ve moralsizlik bulunduğunu söyleyerek, "Karşılıklı bir güvensizlik ortamı var, seçimlerden sonra burada herşey yerine oturacaktır" diye konuştu.
Koç Grubunun Yunanlı ortağı ile Midilli'de bir marina satın alması ile ilgili olarak da, bu yatırımın şimdilik küçük bir örnek oluşturduğunu, ancak daha büyük örneklere yol açabileceğini anlatan Atay, Yunanistan'ın Avro'dan çıkma ihtimali senaryolarından fazla etkilenmediklerini dile getirdi. Atay, "Yunanlılardan çok yabancılarla çalışıyoruz, yani yerli piyasadan etkilenen bir şirket olmadığımız için pek endişemiz yok" değerlendirmesini yaptı.
"Yunanistan'ın Avro'dan çıkacağını düşünmüyorum"
Yunanistan'da ambalaj, imalat sektöründe üç fabrika ile faaliyet gösteren Çukurova SCA Kağıt Ambalaj Grubu Üst Yöneticisi Engin Denizmen de, Nisan 2011'de Yunanistan pazarına ilk sanayi yatırımını gerçekleştirerek girdiklerini anlattı.
"Yunanistan pazarı şu anda zayıf ama biz çok iyi iş yapıyoruz" diyen Denizmen, ülkedeki 220 bin tonluk pazarda yüzde 25-30 paya sahip olduklarını, Yunanistan'ın ambalaj ihracatının da yüzde 50'sini tedarik ettiklerini kaydetti.
Yunanistan'ın Avrodan çıkması halinde ülkenin bir devalüasyon merkezi olacağına, drahminin Avroya göre sürekli değer kaybedeceğine işaret eden Denizmen, "Ürün fiyatları artmaya başlar, işte o zaman sorun da başlar. Dolayısıyla ülkenin Avro'dan çıkacağını düşünmüyorum" dedi.
Ziraat Bankası Atina Şubesi Genel Müdürü Öznur Özeniş, 2007 yılında Yunanistan pazarına girdiklerini anımsattı. Oturma izni için 8 ay beklediğini vurgulayan Özeniş, bankacılık faaliyetlerinde karşılaştıkları bürokratik engellere işaret etti.
"Afrika'da Türk şirketleriyle işbirliği yapmak istiyoruz"
Türkiye'de alümninyum sektöründe yatırım yapan Yunan şirketi Alumil'in Üst Yöneticisi Yorgo Milonas da,Türkiye deneyimini anlattı.
"Otoritelerle herhangi bir problemimiz olmadı. Herhangi bir ayrımcılık da görmedik, tam tersini söyleyebilirim" diyen Milonas, Türkiye'de daha çok iş yapma fırsatları aradıklarını ifade etti. Balkanlardan sonra Afrika'ya açıldıklarını söyleyen Milonas, Türkiye'nin Afrika'da büyükelçilik sayısını arttırdığını bu açıdan Türk şirketleri ile birlikte Afrika'ya yatırım yapmak istediklerini dile getirdi.
"Siyasi belirsizlik nedeniyle Türklerin ilgisi durdu"
Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Türk-Yunan İş Konseyi Başkanı Selim Egeli de, iş konseyi 1987'de kurulduğunda iki ülke arasındaki ticaretin 120 milyon dolar olduğunu, bugün ise bu rakamın 4,5 milyar dolara çıktığını kaydetti.
Bu yılın ilk dört ayına bakıldığında ilk kez 5 milyar dolar rakamının yakalanacağını söyleyen Egeli, Yunan şirketlerinin Türkiye'ye toplam yatırımlarının 6,5 milyar doların üzerinde olduğunu, buna karşılık Türkiye'den Yunanistan'a yapılan yatırımların ise 40 milyon dolardan az olduğunu belirtti.
Egeli, geçen yıl 160 binden fazla Türkün Yunanistan'ı, 500 binden fazla Yunanlının da Türkiye'yi ziyaret ettiğini kaydetti.
Türkiye-Yunanistan arasındaki siyasi sorunlara işaret eden Egeli, bu zamana kadar Türkiye-Yunanistan arasında kıta sahanlığı, hava sahası, azınlıklar ve Kıbrıs gibi hiçbir problemin çözülmediğini söyledi.
Egeli, Yunanistan'da özelleştirme süreciyle ilgili Türkler'den büyük bir ilgi oluştuğunu belirterek, "Siyasi sahnedeki belirsizlik nedeniyle bu ilgi şu anda durmuş durumda" dedi.
"En büyük problem bürokrasi ve vize"
Kuzey Yunanistan Türk-Yunan Ticaret Odası Başkan Yardımcısı Anna Mihailidou da, Türk Yunan iş ilişkilerinde halen engeller bulunduğunu, Türk şirketlerinin ülkede yaşadığı en büyük problemlerden birinin bürokrasi olduğunu kaydetti. "Vize konusu en büyük sorun ama belki bir ışık yolun sonunda görünüyor" diyen Mihailidou, gümrük işlemleri, hukuki konular, güven ve kalite gibi sorunların da halen mevcut olduğunu anlattı.