Bronzlaşma kansere neden olabilir

Yaz aylarında yaygın bir alışkanlık haline gelen bronzlaşma, Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ)’ne göre ciddi sağlık riskleri barındırıyor. DSÖ tarafından yapılan açıklamalarda, güneş ışınlarına veya yapay ultraviyole (UV) kaynaklarına maruz kalarak elde edilen bronzluğun, ciltte onarılamaz hücresel zararlara ve uzun vadede kansere yol açabileceği vurgulanıyor.

Uluslararası Kanser Araştırma Ajansı (IARC), ultraviyole radyasyonu kesin kanserojen (Grup 1) olarak sınıflandırıyor. Bu sınıflandırma, UV ışınlarının insanlarda kansere neden olduğuna dair yeterli bilimsel kanıtların bulunduğu anlamına geliyor. Bronzlaşma işlemi sırasında alınan UV ışınları, deri hücrelerinin DNA’sında yapısal bozulmalara yol açarak kanser gelişimini tetikleyebiliyor.

BRONZLAŞMA, MELANOM VE DİĞER CİLT KANSERLERİNİ TETİKLİYOR

DSÖ'nün yayımladığı bilimsel verilere göre, bronzlaşmanın özellikle melanom başta olmak üzere, bazal hücreli ve skuamöz hücreli cilt kanserleriyle doğrudan ilişkili olduğu belirtiliyor. Güneş ışınlarına uzun süre ve yüksek yoğunlukta maruz kalmanın, bu kanser türlerinin görülme sıklığını önemli ölçüde artırdığı gözlemleniyor.

Cilt kanserlerinin oluşumunda çocukluk ve ergenlik dönemlerinde edinilen güneş yanıklarının da risk faktörü oluşturduğu vurgulanırken, bu süreçte güneş koruyucu önlemlerin yetersiz kalması halinde kalıcı zararların meydana gelebileceği ifade ediliyor.

GÜNEŞTEN KORUNMA HAYATİ ÖNEM TAŞIYOR

Uzmanlar, güneşe doğrudan maruz kalınan sürelerin sınırlandırılmasını, koruyucu kıyafetlerin tercih edilmesini ve geniş spektrumlu, yüksek koruma faktörlü güneş kremlerinin düzenli olarak kullanılması gerektiğini belirtiyor. Özellikle güneşin en yoğun olduğu saatlerde (10.00–16.00) dış ortam aktivitelerinin sınırlandırılması, cilt sağlığının korunması açısından kritik görülüyor.

YAPAY BRONZLAŞMA CİHAZLARI DA RİSKLİ

DSÖ, yalnızca doğal güneş ışınlarının değil, yapay bronzlaşma cihazlarında kullanılan UV ışınlarının da aynı derecede tehlikeli olduğunu vurguluyor. Solaryum gibi cihazlar, UV-A ve UV-B ışınları aracılığıyla ciltte bronzlaşma sağlar; ancak bu süreçte meydana gelen DNA hasarı, kansere davetiye çıkarabilir. Bu nedenle birçok ülkede 18 yaş altı bireylerin solaryum kullanımına sınırlama getirilmiş durumda.

KOZMETİK BİR TERCİH DEĞİL, SAĞLIK RİSKİ

DSÖ açıklamalarında, bronzlaşmanın yalnızca estetik ya da kozmetik bir tercihten ibaret olmadığı; aksine, halk sağlığını tehdit eden ciddi bir unsur haline geldiği belirtiliyor. Kamuoyunun bu konuda bilinçlendirilmesi gerektiğini savunan uzmanlar, bronz bir tenin sağlıklı bir görünüm anlamına gelmediğini, aksine ciltteki hasarın bir işareti olabileceğini söylüyor.