Millet'in görüşü | “Şimdi ne olacak?”
Batı Trakya'da Horozlu Müslüman Türk mezarlığının yerle bir edilmesi, gündeme bomba gibi düştü.

İskeçe ilinin dört belediyesinden biri olan Bulustra (Avdira) Belediyesi, tarihi Horozlu mezarlığını talan etmesiyle bölgemizde en çok konuşulan konu konumuna geldi.
Ne acıdır ki, bölgemizde bir Osmanlı Türk mezarlığı daha yok edildi. Tarihe tanıklık eden, yüzyıllara şahitlik yapan mezar taşları paramparça edildi. Olayla ilgili gazetemizde haberler mevcuttur. Mezar taşlarının parçalanması ile yüreklerimiz parçalandı. Bu ilk değil ki! İskeçemizde, Gümülcinemizde bir çok tarihi Türk mezarlığı yok edildi. Onları da unutmak mümkün değil tabii.
İnsan bu tür gelişmelere şahit olurken üzülmemesi elde değil. Yaşarken rahat yok. Bari öldükten sonra rahat olsun derken, maalesef ölülerimize bile rahat yok deme aşamasına geldik. Yazık ya! Gerçekten yazık!
Çok yakın bir zamanda İskeçemizde yıllarca yapılması beklenen bir Yahudi anıtı, görkemli bir törenle şehir meydanının göbeğine dikildi. Ayinler, konuşmalar, bir daha olmasın nidaları bize ‘acaba ölülere saygı konusunda yeni bir safya mı açılıyor?” sorusunu sordurdu. Bayağı ümitlenmiştik hani. Ama çok uzun bir zaman geçmeden, bir tarihi Türk mezarlığının yerle bir edildiği gerçeğiyle karşı karşıyayız.
Bulustra Belediye Başkanı Sayın Yorgos Çitiridis, 15 dönümlük mezarlığın 1980’li yıllarda belediyeye kaydedildiğini söylüyor. Ardından onlar da belediye yönetimi olarak 2018’de belediyenin tapu kadastrosuna bildirmişler. Böylelikle burası belediyenin malıdır, diyor.
Kanunlara riayet edeceğine dair yemin eden Sayın Çitiridis, burada hem anayasayı hem de 3647/2008 sayılı kanunu resmen ihlal ediyor, kanunlara göre suç işliyor.
İlgili kanun, Batı Trakya’daki bütün Müslüman mezarlıklarının VAKIF malı olduğnu açıkça beyan ediyor. Demek ki, Sayın çitiridis yıllar önce yapılan istimlaka onay vererek, kanun ihlaline devam ediyor.
Bütün hukukçular bahsettiğimiz mezarlıktaki tarihi eserlerin parçalanarak yok edilmesinin suç olduğunu söylüyor. Demek ki Sayın Çitiridis suç işliyor.
Bu yetmezmiş gibi “Hiç insanın yaşamadığı bir Alana 15 dönümlük mezara ne gerek var.” diyebiliyor. Demek ki istimlakı onaylıyor ve onun üzerine tarihe saygısızlık ederek mezar taşlarını yok ediyor. Ecdadımızın yattığı mezarları yok ediyor. Kendi ecdadının yattığı bir mezarlığa benzer bir saldırı yapılsa Sayın Çitiridis acaba ne hisseder? Nasıl tepki verir? Orasını bilemeyiz ve de bizi pek alakadar etmiyor. Ama tarihi mezar taşlarının parçalanmasıyla yüreğimizin parçalandığını herkesin bilmesi gerekiyor. Ecdadımızın yattığı mezarların yok edilmesini, en yakınımızın mezarının yok edilmesiyle eşit tuttuğumuzun bilinmesi gerekiyor.
İster vakıf heyeti olsun, ister olmasın. Mezarlıkların vakıf malı olduğu gerçeği, vakıf heyetlerinin varlıklarıyla ispatlanmıyor. Mezarlıklar vakıf malıdır, vakıflar da Batı Trakya Müslüman Türk Azınlık mensuplarınındır. Bunlara da kimsenin dokunmaya hakkı yoktur.
Sayın Çitiridis’in Horozlu mezarlığına yönelik düşüncesi ve savunması da içler acısı… Bulustra Belediyesi’nin nüfusunun neredeyse yüzde 40’ını Batı Trakya Türk Azınlığı mensupları oluşturmaktadır. Sayın Çitiridis de başka yerden gelme birisi değildir. İskeçelidir ve o bölgede doğup yetişmiş bir vatandaştır. Dolayısıyla Türk Azınlığın bu özellik ve özerkliği ile hassasiyetlerini bilmemesi mümkün değildir. Kaldı ki, kendi listesinden seçilen hem Türk Azınlık meclis üyeleri var, hem de özel danışmanları bulunmaktadır. Dolayısıyla bu konuyu yanlış bilmesi mümkün değildir. Ya ona yanlış bilgi aktarıyorlar (ki inanmıyoruz) ya da herkesin gözüne kum serperek ‘ben bilirim, ben karar alırım, ben istediğimi yaparım’ hatasına saplanmıştır.
Birileri, şu Çitiridis’e Müslüman mezarlıkları, vakıf malları, hassasiyetler konusunu çok detaylı bir şekilde iyi anlatmalı. Kendisi bir öğretmendir, anlayışının ‘kıt’ olacağına inanmıyoruz. Dolayısıyla etrafındaki azınlık mensuplarına tavsiyemiz o ki, başkanınızı sandalyeye oturtun ve bütün bunları tek tek, doğru bir şekilde anlatın. Anlatın ki, yaptığı büyük hatayı daha fazla hakaret etmeden, daha fazla büyütmeden düzeltebilsin.
ŞİMDİ NE OLACAK!
Rahmetli gazeteci Mehmet Ali Birand’ın en çok sorduğu soru: “Şimdi ne olacak?” Tahminlerimizi sıralayalım. Sakın yanlış anlaşılmasın ha! Bunlar sadece tahmin.
- Batı Trakya ayağa kalkacak.
- Yürüyüş düzenlenecek.
- Horozlu mezarlığında oturma eylemi yapılacak.
- Horozlu mezarlığındaki alanda binlerce kişinin katılacağı Cuma namazı(ları) kılınacak.
- 15 dönümlük arazi, Batı Trakyalı Müslüman Türklerden toplanan yardımlarla tel örgüye alınacak. Kırılan bütün mezar taşları tamir edilip yerlerine yerleştirilecek.
- Bir kısmı nakl-i kubur yapılarak İskeçe’nin mezar ihtiyacına cevap verebilecek hale getirilecek.
- Belediye başkanına yönelik hukuki süreç başlatılacak. Cezalandırılması istenecek.
- Daha önce talan edilen bütün Müslüman mezarlıklarının gerçek sahiplere iadesi istenecek.
Listeyi uzaktmak haylı kolay! Ama işleri daha fazla zorlaştırmayalım diye burada bir nokta koyuyoruz. Gelişmeleri sıkı bir şekilde yakînen takip etmeye devam edeceğiz. Bakalım ne olacak! Ya da Birand’ın dediği gibi, “Şimdi ne olacak?”
Baksanıza, tayinli “müftü naibi” ve azınlığın “selametini” isteyen malûm Din İşleri Genel Sekreteri'nin konunun takipçileri olacaklarına dair beyanatları var.
Mezar taşlarının oradan “uçtuğu” haberleri geliyor. Gidiyor, gidiyor, mezar taşları gidiyor, toprak gidiyor, mezarlıklar gidiyor, eğitim gidiyor, dini özerklik gidiyor, kimlik, kültür gidiyor.
Gidiyor, gidiyor, bizi biz yapan değelerimiz gidiyor!
Duyan var mı?