Milletvekili Baran ve Zeybek yine hedef gösterildi

14 Nisan Pazar günü gerçekleşen İskeçe Türk Birliği olağan genel kurul toplantısına katılan İskeçe milletvekilleri Burhan Baran ve Hüseyin zeybek yine hedef gösterildi. 

Angleos Angelidis imzasıyla ulusal Elefteros Typos gazetesinde yayımlanan “Meydan okuma: İskeçe "Türk" Birliği'nde iki milletvekili” başlıklı haber-yorumla İTB’nin genel kuruluna katılan İskeçe Bağımsız Milletvekili Burhan Baran ile İskeçe Yeni Sol Milletvekili Hüseyin Zeybek hedef gösterildi. 

PASOK partisi tarafından ihraç edilen ve artık bağımsız milletvekili olarak görevine devam eden Burhan Baran’ın artık önümüzdeki seçimlerde sandık başına vereceği sınavla sınanacağını iddia eden gazete, Yeni Sol millletvekili Hüseyin Zeybek için ise partisi tavır almaya davet edildi.

40 yıl boyunca hukuk mücadelesi veren Batı Trakya Türk azınlığının en köklü derneği olan İskeçe Türk Birliği aleyhine açılan kapatılma davasında İTB, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi tarafından haklı bulunmasına rağmen Yunanistan AİHM kararlarını uyugulamaya yanaşmamaktadır. 

İki azınlık milletvekilinin yanısıra, kongre günü protokolde oturan İskeçe eski vali yardımcısı Musa Vidinli, Mustafçova Belediye Başkanı Ahmet Kurt, İskeçe Müftüsü Mustafa Trampa, DEB Parisi Başkanı Çiğdem Asafoğlu ve BTAYTD Başkanı Hüseyin Baltacı da hedef gösterilenler arasında yer aldı. 

Dolaphan camiinde geçen hafta yaşanan tartışmalara da yer veren gazete, gerçekleri çarptırarak, başta İskeçe Müftüsü Mustafa Trampa ve diğer azınlık temsilcilerine yönelik karalama gayretine girdiği ise yazılanlardan ap açık anlaşılmaktadır. 

Gerçekleri hasır altı ederek, Azınlık yöneticilerini Yunanistan kamuoyuna hedef haline getirme çabasında olan Elefteros Typos gazetesinde 16 Nisan’da yayımlanan yazı şöyle:

"Meydan okuma: İskeçe 'Türk' Birliği'nde iki milletvekili'

Yunanistan Parlamentosu'nun iki üyesi, ülke ve mahkemeleri tarafından yasadışı ilan edilen ve tanınmayan Birliğin genel kuruluna katıldı!

Yeni Sol'un İskeçe Milletvekili Hüseyin Zeybek ve İskeçe Milletvekili (kısa süre önce PASOK'tan ihraç edilen) Baran Burhan dün eski İskeçe "Türk" Birliği'nin genel kuruluna katıldı.

Genel kurulda ayrıca birliğin yönetim ve denetim kurulu seçimleri de yapılırken, iki Yunan milletvekili de toplantıda konuşma yaptı! 

Eski Birliğin Milliyetçi Hareket Partisi ve aşırı sağcı terör örgütü Ülkü Ocakları ile bağlantılı olmakla suçlandığı unutulmamalıdır. 

Son 37 yıldır bu Birlik yasaklanmış olmasına rağmen faaliyetlerine devam etmektedir. 

İki milletvekilinin yasaklı bir birliğin çalışmalarına katılması en hafif tabirle paradoksaldır ve Yeni Sol, milletvekilinin bu hareketine karşı tavır almak zorunda kalacaktır; Baran Burhan ise artık bağımsızdır ve bir sonraki seçimde değerlendirilecektir.

İskeçe'nin eski "Türk" Birliği, Gümülcine'deki Türk Konsolosluğu tarafından tamamen yönlendirilen bir başka kurumdur. Konsolosluğun ve komşu ülke yetkililerinin verdiği destek ortada. Daha önceki gün Türk Dışişleri Bakanlığı "X" adresinden bir paylaşım yaptı. Birliğin, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararları doğrultusunda ismini kullanmak için verdiği haklı mücadeleyi destekliyoruz."

1927 yılında "İskeçe Türk Gençler Evi" adı altında kurulmuştur. Derneğin İskeçe Asliye Mahkemesi'ne yaptığı başvurunun ardından 1936 yılında adı İskeçe Türk Birliği olarak değiştirilmiştir. Kasım 1983'te İskeçe Valisi Fanis Donas, 'Türk' teriminin kullanımının yasaklanması için ihtiyati tedbir başvurusunda bulunmuş ve bu başvuru kabul edilmiştir. Kasım 1987'de İskeçe "Türk" Birliği, Trakya Temyiz Mahkemesi'ne göre Batı Trakya'daki Müslüman azınlık üyelerini tanımlamak için kullanılan "Türk" kelimesinin kamu düzenini tehdit ettiği ve sadece Türk vatandaşlarına atıfta bulunmak için kullanılması gerektiği gerekçesiyle yasaklandı.

GÜMÜLCİNE TÜRK KONSOLOSLUĞU

Sahte müftünün görevden alınması için propaganda

Gümülcine'deki Türk Konsolosluğu propaganda mekanizmasını tam olarak çalıştırarak geçtiğimiz Cuma günü İskeçe'deki Sminthis Camii'nde yaşanan her şeyi siyah ve beyaz (!) olarak sundu.

Sözde müftü Mustafa Trampa, Yeni Sol Milletvekili Hüseyin Zeybek ve azınlığın diğer "yüksek rütbeli" mensuplarının itibarsızlaştırılması (neredeyse tekmelenmesi), Konsolosluk ve uygulamalarının suratında yankılanan bir tokat oldu. Aslında, azınlık köyünün Müslüman sakinleri sözde müftüyü ve beraberindekileri köşeye sıkıştırdığı için polis çağrıldı ve memurları düzeni sağlamayı başardı!

Konunun kamuoyuna yansıması Türk Konsolosluğu'nun hoşuna gitmedi ve azınlık saflarında elinde kalan azıcık zemini de kaybetmemek için ne pahasına olursa olsun durumu tersine çevirmek zorunda kaldı. Böylece dün gece Trakya'daki Türkçe medyada ilk güdümlü ilanlar ürkek bir şekilde başladı.

Hepsi de aynı saçma ve çarpık mantığa, yani inananların köye kendi seçtikleri imamı dayatmaya çalışan "derin Yunan devletinin provokatörlerini" kovdukları iddiasına dayanıyor ve yine "Yunan devletine" atıfta bulunuyor! 

Başka bir deyişle, bu gerçekliğin tamamen tersine çevrilmesi ve düpedüz propagandadır.”