Günün Ayet ve Hadisi | 20.06.2024
Sizler için hazırladığımız günün âyet ve hadisi ile günün sözünü istifadelerinize sunuyoruz...

بِسْمِ اللهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
فَاٰتِ ذَا الْقُرْبٰى حَقَّهُ وَالْمِسْكٖينَ وَابْنَ السَّبٖيلِؕ ذٰلِكَ خَيْرٌ لِلَّذٖينَ يُرٖيدُونَ وَجْهَ اللّٰهِؗ وَاُو۬لٰٓئِكَ هُمُ الْمُفْلِحُونَ
RAHMAN VE RAHİM OLAN ALLAH'IN ADIYLA
"O halde akrabaya da hakkını ver, yoksula ve yolda kalmışa da.
Bu, Allah’ın hoşnutluğunu isteyenler için en iyisidir.
İşte gerçek kurtuluşa erenler de onlardır."
Rûm Suresi: 38 - Meâl Kaynak: Diyanet İşleri Başkanlığı
TEFSİRİ:
Âyette sözü edilen ikinci görev zekâttır ki bu, bütün topluma yönelik, ilk zamanlarda gönüllü yardımlar şeklinde, Medine döneminde ise miktarı, nisbetleri ve harcama yerleri belirli hale gelecek malî vecîbenin ve buna dayalı yardımlaşma müessesesinin adıdır (bilgi için bk. Tevbe 9/103). Burada, zekâtın harcama yerleri ayrı ayrı sayılırken görülecek olan sekiz harcama kaleminden (bk. Tevbe 9/60) öncelikle bireyleri ilgilendiren ve değişen durum ve şartlardan fazla etkilenmeyen şu iki kesimin hakkına işaret edilmekle yetinilmiştir: Yoksullar ve yolda kalmışlar. Âyette sadece akrabalar ve bu iki kesimin zikredilmesinin sebebi açıklanırken, burada bireylerin topluma karşı genel görüp gözetme vecîbesine dikkat çekmenin amaçlandığı ve yardımda bulunma imkânı olanlara –zekât yükümlülüğü ile ilgili şartları taşısın taşımasın– asla ihmal etmemeleri gereken bir görevin hatırlatıldığı yorumu da yapılmıştır (bk. Râzî, XXV, 124-125).
Yine bu âyetteki buyrukla ilgili önemli bir husus, “hakkını ver” ifadesinin kullanılmış olmasıdır. Buna göre ister gönüllü yardım isterse malî vecîbe çerçevesinde olsun, imkânı olanların, akrabalarını görüp gözetmeyi, yoksullara veya yolda kalmışlara destek olmayı kendi lutuf ve bağışları olarak değil, onların “hakkı” olarak görmeleri gerekir. Zira rızkı veren Allah’tır, O’nun verdiği nimetlerin bir kısmından başkalarını yararlandırmak da O’nun buyruğu uyarınca bir görevdir ve diğerlerine tanınmış bir haktır.
Birçok âyet ve hadiste ifade edildiği üzere Allah’ın hoşnutluğuna lâyık olan harcamalar, başa kakmadan, o anlama gelebilecek tavırlar sergilemeden, kendisi diğer tarafın yerinde olsaydı nasıl davranılmasını arzu eder ise o şekilde yapılanlardır.
Kaynak: Kur'an Yolu Tefsiri Cilt: 4 Sayfa: 317-319
ALLAH RESULÜ'NDEN ﷺ (Sallellahu Aleyhi ve Sellem)
“Akrabasının yaptığı iyiliğe aynısıyla karşılık veren, onları koruyup gözetmiş sayılmaz.
Akrabayı koruyup gözeten kişi, kendisiyle alâkayı kestikleri zaman bile, onlara iyilik etmeye devam edendir.”
Kaynak: Buhârî, Edeb, 15; Ebû Dâvûd, Zekât, 45; Tirmizî, Birr, 10
“Her Cuma gecesi insanoğlunun amelleri Allâh’a arz olunur.
Fakat akrabâsıyla alâkasını kesen kimsenin amelleri kabul edilmez.”
(Ahmed, II, 484)
GÜNÜN SÖZÜ: