Anadolu Universitesi Kampus Anadolu Universitesi Kampus
Espressor Coffee
Espressor Coffee

İskeçe'deki deprem yalnızca yeri değil, vicdanları da sarstı

Her deprem, bize sadece doğanın gücünü değil; devletin ilgisizliğini ve azınlık politikalarını da hatırlatıyor.

Köşe Yazıları 8 Kasım 2025
İskeçe'deki deprem yalnızca yeri değil, vicdanları da sarstı

İskeçe’deki deprem kısa sürdü ama toplumun vicdanı uzun süre sarsıldı. Türk Azınlığın yıllardır beklediği yeni okul binası hâlâ bir hayal. Devlet, adaleti ve eşitliği ölçmek yerine etnik ölçümlere göre hareket ediyor.

İskeçe geçtiğimiz günlerde şiddetli bir depremle sallandı. Kısa sürdü ama etkisi uzun. Çünkü bu sarsıntı sadece binaları değil, sinirlerimizi, sabrımızı ve hatta devletin “duymazdan gelme refleksini” bile yokladı.

Depremden birkaç saniye sonra herkes aynı şeyi düşündü: “Ya bizim çocukların okulu ne durumda?”

Evet, o meşhur bina… İskeçe Türk Azınlık Ortaokulu ve Lisesi. Eskimiş, çatlamaya hazır duvarlarıyla adeta bir müze parçası gibi korunuyor. Restorasyon falan değil tabii; kaderine terk edilmiş bir tarih gibi. Her depremde biraz daha “tecrübe” kazanıyor.

Yıllardır gündemimizde olan, yıpranmış ve bakımsız binadan söz ediyorum. Yüzlerce evladımız hâlâ o binada eğitim görüyor. Her depremde risk artıyor, her defasında kaygılarımız büyüyor.

Peki, çağrılarımıza kulak veren var mı? Hayır. Dilekçelerimiz, yürüyüşlerimiz, haykırışlarımız hep boşa çıktı.

Uzmanlar diyor ki: Bölge aktif bir fay hattı üzerinde. Biz de diyoruz ki: Fay hattı sadece yerin altında değil, bu ülkenin yönetim anlayışında da var.

Kaç kez dilekçe verdik, yürüdük, seslendik: “Yeni okul binası istiyoruz!” Ama nafile; duvarlar hâlâ yıkılmadı, vicdanlar hâlâ sert beton gibi.

Biz “bina” dedik, onlar “siyaset” anladı. Biz “çocuklarımız güvende olsun” dedik, onlar “azınlık yine bir şey istiyor” diye mırıldandı.

Anlaşılan o ki bazı kulaklar sadece seçim zamanı duyuyor; bazı vicdanlar da yalnızca başkalarının başına bir felaket geldiğinde çalışıyor.

Her deprem bize sadece doğanın gücünü değil; devletin ilgisizliğini ve azınlık politikalarını da hatırlatıyor. Türk olduğumuz için sesimizi kısmaya çalışan bir zihniyet var karşımızda; her talebimizde inadına tersini yapmayı alışkanlık hâline getirmiş bir sistem…

İskeçe ve çevresi aktif bir fay hattı üzerinde. Yani tehlike sürekli kapıda. Ama asıl tehlike, yıllardır göz ardı edilen bir toplumun haklarına karşı olan devlet zihniyetinde yatıyor. Bizim taleplerimiz siyasi önyargılar ve etnik ayrımcılıkla bastırılıyor; her defasında karşımıza çıkan cevap yine aynı: “Hayır.”

Deprem hepimize şunu gösterdi: Sorun sadece doğanın sarsıntısı değil, insan eliyle büyütülen adaletsizliğin de sarsıntısıdır. Duvarlar yıkılabilir, binalar tamir edilebilir. Ama adaletsizlik ve umudun çatlaması tamir edilmezse, asıl yıkım başlar.

Allah korusun, bir gün o okulun duvarları gerçekten çökerse emin olun, ilk açıklama şöyle olacak: “Beklenmedik bir olaydı.” Evet, çünkü yıllardır hiçbir şeyi zaten beklediğimiz gibi yapmadılar!

Bu deprem bize şu gerçeği de hatırlattı: Yıkılacak binalardan korkmuyoruz artık, yıkılmayan vicdansızlıktan korkuyoruz.

Bizim için mesele yalnızca bir okul binası değil. Bu, bir toplumun hafızası, kimliği ve eşitliği meselesi ve biz bu depremde bir kez daha anladık ki, bazı binalar çökmese de bazı düzenler çoktan çökmüş durumda.

Ama biz hâlâ ayaktayız. Çünkü sarsılmak, yıkılmak değildir. Biz, sarsıldıkça daha çok kenetlenen bir toplumuz.

 

 

 

 

Millet gazetesi logo
© 2025 Millet Media
KÜNYE
MİLLET MEDİA Kollektif Şirketi
Genel Yayın Yönetmeni: Cengiz ÖMER
Yayın Koordinatörü: Bilal BUDUR
Adres: Miaouli 7-9, Xanthi 67100, GREECE
Tel: +30 25410 77968
E-posta: info@milletgazetesi.gr
ΤΑΥΤΟΤΗΤΑ
MİLLET MEDİA O.E.
Υπεύθυνος - Διευθυντής: ΟΜΕΡ ΖΕΝΓΚΙΣ
Συντονιστής: ΜΠΟΥΝΤΟΥΡ ΜΠΙΛΑΛ
Διεύθυνση: ΜΙΑΟΥΛΗ 7-9, ΞΑΝΘΗ 67100
Τηλ: +30 25410 77968
Ηλ. Διεύθυνση: info@milletgazetesi.gr