Foto IBO
Foto IBO
Espressor Coffee
Espressor Coffee

İnanca müdahalenin olduğu yerde özgürlük yoktur

Cumartesi günü Allah’ın rahmetine kavuşan Türkiye’nin değerli âlimlerinden, İslam Hukuku Profesörü Osman Eskicioğlu’nun şu tespitini hiç unutmam: “İslam’a göre

Köşe Yazıları 28 Mart 2018
İnanca müdahalenin olduğu yerde özgürlük yoktur

Cumartesi günü Allah’ın rahmetine kavuşan Türkiye’nin değerli âlimlerinden, İslam Hukuku Profesörü Osman Eskicioğlu’nun şu tespitini hiç unutmam:

“İslam’a göre saman çöpü kadar baskının, inanca müdahalenin olduğu yerde, özgürlük yoktur. Orada dini özgürlükten ve gerçek demokrasiden bahsedilemez.”

Gazetemizdeki yazılarıyla bu anlamda ufkumuzu açan değerli hocam Eskicioğlu’nun bu hukukî tespitiyle Batı Trakya’da ve genel olarak Yunanistan’da inanç özgürlüğü olmadığını anlıyoruz. Aslında İstanbul Patrikhanesi'ne tabi olan Yunan Ortodoks Kilisesi inananları dışındakiler için inanç özgürlüğü yok, demek daha doğru olur. Uygulamalara bakıldığında ülkede özgür ve etkin olan dinin, devletin de etkisi altında olduğu Patrikhanenin dini olduğu anlaşılmaktadır.

Batı Trakya, özgürlüğün ve Evrensel İnsan Haklarının merkezi olduğunu iddia eden Avrupa Birliği üyesi Yunanistan’ın Kuzeydoğu bölgesinde yer almaktadır. Yayımlanan raporlarda AB’nin en fakir ve az gelişmiş bölgesi olarak dikkat çeken Batı Trakya, aynı zamanda insan ve azınlık hakları açısından da en kötü durumda olan bölgedir.

Batı Trakya Müslüman Türk Azınlığın kimliğini oluşturan ve temel vasfı olan “Türklüğü” devlet tarafından inkâr edilirken, “Müslümanlığı” da antidemokratik müdahalelerle baskılara maruz kalmaktadır.

Devletin bekasına tehdit olarak görülen Azınlığın “Müslüman Türk Kimliği” bir “iç düşman” ve “Truva atı” olarak algılanmakta ve Azınlık siyaseti de bu doğrultuda yürütülmektedir. Mecliste Azınlıkla ilgili bütün kanunlar, “bu düşmandan nasıl kurtuluruz veya en azından nasıl korunuruz” anlayışıyla ele alınmaktadır.  

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), Yunanistan’ın İskeçe Türk Birliği ve Rodop İli Türk Kadınları Kültür Derneği ile ilgili haksız mahkeme kararlarını düzeltmesi için kararlar aldı. Avrupa Konseyi, AİHM’nin kararlarını kale almayan Yunanistan’a, bu konuda kendine çeki düzen vermesi çağrısında bulundu. Ancak Yunanistan kendi bildiğini okumaya devam ederek Batı Trakya’da Azınlığın haklarını ihlal etmeye devam ediyor.

Batı Trakya’da Azınlığın milli kimliği inkâr edilirken,  dini kimliği de baskı altında tutuluyor. İslam’ın ve Müslümanların istediği gibi değil, (Kilise’ye müdahale edemeyen ve onun etkisi altında olan) devletin uygun gördüğü bir İslam ve “Müslüman Azınlık” modeli dayatılmaktadır. Bu memlekette ne yazık ki, Kilise ve bağlı olduğu Patrikhane ne derse o oluyor. Bu doğrultuda kanunlar çıkarılmakta ve Azınlığın inancını resmi ideolojiye uygun olarak şekillendirmek üzere dini kurumlarına (müftülüklere, camilere, din görevlilerine) müdahale edilmektedir. Devletin atadığı bir kurulun, işgal altındaki müftülükleri “yapılandırmak” üzere çalışmalarını yürütmekte olduğu, geçtiğimiz günlerde yapılan açıklamalardan bilinmektedir.  

Devletin müftülükleri yapılandırması, din adamı dayatması tabii ki din özgürlüğüne vurulan büyük bir darbe, dini haklarımıza ve kurumsal dini yapımıza acık bir tecavüzdür. Bu müdahale tamamen İslam’a aykırıdır. Dinen böyle bir müdahaleyi kabul etmek Müslümanlar açısından mümkün değildir. Böyle bir durumda devletin çıkaracağı hükümlere uymak caiz değildir. Çünkü Kuran’a göre İslam’a aykırı konularda “ulul emre”/yöneticilere itaat olmaz. Olursa, bu, İslam’a tümden aykırı olur.

Devletin dayatmalarını rızayla ve bazıları gibi seve seve kabul edenler, İslam’ı çiğnemiş, Kuran’ı inkâr etmiş ve Allah’a karşı gelmiş olurlar. Çünkü din, yani İslam, Allah’a hastır. Ona kimse ortak olamaz, müdahale edemez. Din, aynı zamanda iradeye bağlıdır ve özgürlüğün olduğu yerde vardır. Müdahalenin olduğu yerde ise Kuran’ın anlattığı İslam’dan söz edilemez. Çünkü dinde hiçbir şekilde en ufak bir zorlama olamaz. Bu konuda “Dinde zorlama yoktur” (2/256) ve “Sizin dininiz size, benim dinim banadır” (109/6) ayetleri bunu hükme bağlamıştır.

Zorlamanın olduğu yerde irade olmaz. İradenin olmadığı yerde de imtihan ve dolayısıyla din olmaz. Allah’a imanınız vardır tabii, ama o iman ve İslam gereği size yapılan zorlamaya karşı mücadele etmek zorundasınız. Etmezseniz, bir müddet sonra dinden eser kalmaz. Çünkü inancı için mücadele etmeyecek kadar zayıf iradenin yaşama imkânı azdır. Buna iman denemez. İman ameli gerektirir.

Batı Trakya’da dayatılan“Müslüman” modelinin bir benzeri ülke çapında yaşayan Müslümanlar için de söz konusu olduğunu söylemeliyiz. Yıllardır Atina’da bir türlü açılamayan cami hakkında süren tartışmalar, Kilisenin sert tepkisi ve bu sözde camiye atanan Hıristiyan mütevelliler bunun göstergesidir. Yani, bu ülkede Müslüman olunacaksa, derin devletin uygun gördüğü şekilde olunabilir. Aksi halde bu ülkede bir Müslüman’ın özgürce dinini yaşaması mümkün değildir. Barındırmazlar…

Şu anda Yunanistan’da olan budur ve devletin öngördüğü “resmi İslam” modelinin dışında hareket edenler, ancak bir diktatörlükte yapılabilecek baskılara maruz kalmaktadırlar.

Bugüne kadar Müslümanlar olarak her türlü baskıya karşı imanımızla direndik. Bu direncin devamı için imanımızı sağlam tutmalıyız. Bunun içinse kuvvetli bir şekilde ilme sarılmak ve bunun gereğini yapmak gerekiyor. Kuran’ın bu yüzden ilk emri “OKU”dur.

Okuyalım, okutalım; inanalım ve gerektiği gibi amel edelim. Yoksa YOK oluruz!

 

 

Millet gazetesi logo
© 2025 Millet Media
KÜNYE
MİLLET MEDİA Kollektif Şirketi
Genel Yayın Yönetmeni: Cengiz ÖMER
Yayın Koordinatörü: Bilal BUDUR
Adres: Miaouli 7-9, Xanthi 67100, GREECE
Tel: +30 25410 77968
E-posta: info@milletgazetesi.gr
ΤΑΥΤΟΤΗΤΑ
MİLLET MEDİA O.E.
Υπεύθυνος - Διευθυντής: ΟΜΕΡ ΖΕΝΓΚΙΣ
Συντονιστής: ΜΠΟΥΝΤΟΥΡ ΜΠΙΛΑΛ
Διεύθυνση: ΜΙΑΟΥΛΗ 7-9, ΞΑΝΘΗ 67100
Τηλ: +30 25410 77968
Ηλ. Διεύθυνση: info@milletgazetesi.gr