Neden Türkiye?
Altı asra yakın bir süre zarfında Dünyaya yön vermekle birlikte adalet dağıtan Osmanlı imparatorluğunun çöküşüyle birlikte Dünya mazlumlarının sahipsiz kaldığı

Altı asra yakın bir süre zarfında Dünyaya yön vermekle birlikte adalet dağıtan Osmanlı imparatorluğunun çöküşüyle birlikte Dünya mazlumlarının sahipsiz kaldığı ve her türlü haksızlık ve zulme maruz kaldıkları gözlemlenen bir gelişmedir.
Atalarından aldığı bu mirası uzun bir fetret dönemi ardından yeniden şiar edinmeye başlayan Türkiye ekonomik, askeri, siyasi güce ve istikrara sahip olmasıyla birlikte bölgede etkin politika üretemeyen, kendi iç sorunlarını çözemeyen, geleceği belirlenen bir ülke konumundan, gerek bölgesel gerek küresel anlamda etkin politikalar yürüten, refah bir ülke konumuna gelmesi ve son dönemlerde hayata geçirilmeye çalışılan Türkiye'ye çığır açacak olan Cumhurbaşkanlığı sistemi Türkiye’nin şer odakları tarafından saldırıya maruz kalmasına neden oldu.
Şer odaklarının kuklası hakine gelen FETÖ, DAEŞ, PKK ve siyasi uzantısı Hdp, ve maalesef ortak noktamız olması gereken Türkiye’nin menfaatinden uzak bir siyaset yürüten CHP ile birlikte Türkiye’ye saldırmış durumdalar.
Gerek Türkiye’nin sorunları gerekse Cumhurbaşkanlığı sisteminde CHP’nin yapıcı siyasetten uzak durması sadece Vandallığa dayanan bir duruş sergilemesi tarih sayfalarında geçecek acı bir durumdur.
15 Temmuz’da gerçekleşen darbe girişimi, ardı ardına gerçekleşen terör olayları, ekonomik baskılara maruz kalan Türkiye’nin bu süreci ufak tefek sıyrıklarla atlatması ne denli güçlü bir millete ve güçlü temellere dayandığının göstergesidir.
Türkiye Dünya mazlumlarının sesi olduğu gibi Balkanlarda yaşayan Türklerin hamisi konumundadır. Bize düşen her ne durumda olursak olalım Türkiye’yi bölmek isteyen başta FETÖ ve FETÖ ile aynı emelleri içeren kişi ve kurumların karşısında dimdik durmak ve onlara gereken cevabı vermektir.