AB'nin gündemi: Aşı zorunluluğu
Başlangıçta aşının zorunlu tutulmasına karşı çıkan AB, salgın bir türlü bitmeyince bu seçeneği değerlendirmeye başladı.

Başlangıçta aşının zorunlu tutulmasına karşı çıkan AB, salgın bir türlü bitmeyince bu seçeneği değerlendirmeye başladı. Bu yönde adım atabileceği sinyallerini veren Almanya aşısızlara yönelik yeni kısıtlamalar getiriyor.
COVID-19 salgınıyla mücadelede bilinen en etkili silah olmasına rağmen Avrupa’da milyonlarca kişinin aşı olmaktan kaçması “zorunluluk” tartışmalarını iyiden iyiye alevlendirdi. Salgının başından beri insanların seçme haklarından ve özgürlüklerinden yana tavır koyan ve zorunlu aşıyı opsiyon olarak görmeyen Avrupa Birliği (AB), gelinen aşamada pozisyon değişikliği sinyalleri veriyor. Ortak bir yaklaşım benimsenmesine ihtiyaç olduğunu söyleyen AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, AB’de aşının nasıl teşvik edilebileceğini ve zorunluluğu tartışmanın anlaşılabilir ve uygun olduğunu ifade etti.
YUNANİSTAN'DA KOVİD-19 AŞISI OLMAYAN 60 YAŞ ÜSTÜNE PARA CEZASI
Başbakan Kiryakos Miçotakis, artan vaka sayısına ve yoğun bakımlarda yatan hastaların çoğunlukla aşısız kişiler olduğuna dikkati çekerek, Kovid-19 ile mücadelede atılacak yeni adımları açıkladı.
Yeni tedbirler çerçevesinde aşı olmayan 60 yaş üstü vatandaşların en geç 16 Ocak'a kadar aşı randevusu almasını isteyen Miçotakis, bu tarihten sonra aşı olmayanlara aylık 100 avro ceza kesileceğini duyurdu.
Miçotakis, aşı olmayanlardan toplanacak ceza bedellerinin hastanelerin finanse edilmesi için kullanılacağını ifade etti.
Bunun "ceza" amaçlı değil, "koruma" amaçlı bir uygulama olduğunu savunan Miçotakis, yaklaşan Noel tatili öncesi, virüsün yayılmasını önleme amacıyla 6-12 Aralık'ta 18 yaş üstü herkese, aşılı veya aşısız olmalarına bakmaksızın ücretsiz Kovid-19 testi verileceğini açıkladı.
Miçotakis, salgının Noel tatili sürecindeki seyrini belirlemek ve kontrol altına almak amacıyla erişkinlere 3-7 Ocak'ta da ücretsiz Kovid-19 testi dağıtılacağını belirtti.
ALMANYA’DA KISITLAMA
Aşı konusunda yetkiler her ülkenin kendi makamlarında olsa da Von der Leyen’in açıklamasının, seçim kampanyası boyunca zorunlu aşı fikrine kesinlikle karşı çıkan Almanya’nın müstakbel başbakanı Olaf Scholz’un aksi yönde mesajları vermesinin hemen ardından gelmesi dikkat çekti.
Salgının seyrinin hiç iç açıcı olmadığı Almanya, aşıyı zorunlu hale getirmeyi değerlendiriyor. Yıl sonundan önce konunun parlamentoda tartışılması ve marta kadar karar alınması hedefleniyor.
Almanya Başbakanı Angela Merkel, dün aşısızların mağazalar, eğlence ve kültürel merkezlere alınmayacağını açıkladı. Zorunlu aşı uygulaması hukuk engeline takılma potansiyeli taşısa da Alman Anayasa Mahkemesi’nin, 2020’de uygulanan Korona önlemlerini haklı bulması, bu konuda da benzer bir değerlendirme yapılabileceği yorumlarını güçlendiriyor. Alman nüfusunun üçte biri henüz aşılanmadı.
FRANSA’DA KAPI AÇIK
Aşı olmak istemeyenlerin sayısının 6.5 milyon civarında olduğu Fransa da zorunluluk konusundaki sert itirazını esnetmiş durumda. Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron bu fikre hâlâ karşı çıksa da kapı tamamen kapanmış değil. Seçimler yaklaşırken Fransa’nın bu konuda ağır ve sessiz şekilde ilerlemesi bekleniyor. Ülkede sağlık çalışanlarının aşı olması zorunlu.
AVUSTURYA’DA MECBUR
Avusturya, yaş ve meslek kısıtlaması olmaksızın Aşı Zorunluluğu getiren ilk AB ülkesi oldu. Ülkede tüm yetişkinler 1 Şubat 2022’den itibaren COVID-19’a karşı aşılanmak zorunda. Avusturya’nın yolundan giden bir başka AB ülkesi de Yunanistan. Başbakan Kiriakos Miçotakis, 60 yaşından büyükler için zorunluluk getirdiklerini açıkladı. Aşı olmayı reddedenlere aylık 100 Euro tutarında ceza kesilecek. Yunanistan’da 60 yaş üstü olup da aşılanmayı reddedenlerin sayısının 500 bin civarında olduğu hesaplanıyor.
OMİKRON BASKIN VARYANT OLACAK
Avrupa Hastalıkların Önlenmesi ve Kontrol Merkezi (ECDC), Omikron varyantının birkaç ay içinde Avrupa’daki tüm vakaların yarıdan fazlasından sorumlu olacağı uyarısında bulundu. Açıklamada, “Matematiksel modellemeler, önümüzdeki birkaç ay içinde AB’deki tüm COVID enfeksiyonlarının yarıdan fazlasına Omikron’un neden olabileceğine işaret ediyor” denildi.
VAKALAR İKİYE KATLANDI
ECDC’nin modellemesi, Omikron’un şu an en yaygın varyant olan Delta’dan daha hızlı yayıldığı şeklindeki ön bilgiler baz alınarak yapıldı. Ancak Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), Omikron’un ne kadar bulaşıcı olduğuna dair çalışmasını henüz tamamlamış değil. Sonucun birkaç gün içinde kesinleşmesi bekleniyor. Bu arada yeni varyantın ilk tespit edildiği Güney Afrika’da vaka sayıları bir günde ikiye katlandı. Dün 11.535 yeni vaka rapor edilen ülkede bu sayı önceki gün 8500, bundan önceki günlerde ise 4000’in altındaydı. Kasım ayı ortasında vakalar günlük 200-300 aralığındaydı.