“Bir ömür misafir gel ömrüme”
Yüreğin ellerinde lokum niyetine, sadakatin, sevgin, güveninin yanına mertliğini de kattığın, hatalarını yaşanmışlıklarını, yanlışlarını da koyduğun bavulun eşl

Yüreğin ellerinde lokum niyetine, sadakatin, sevgin, güveninin yanına mertliğini de kattığın, hatalarını yaşanmışlıklarını, yanlışlarını da koyduğun bavulun eşliğinde, bir ömür misafir gel ömrüme; bir ömür misafirim ol, kalacakmış gibi gelmesen de olsun, kal yine de, hiç gitme, çok değil, ömrün yetene kadar ömrüme, ömrüm yetene dek ömrüne, ol benimle.
Ben ne yersem, ne içersem, onu ye, onu iç sen de, ama kal işte...
Birlikte ağlayalım ağlanacak şeylere, sıkıntılarımıza dertlerimize çözümler üretelim, derdin derdim, tasan tasam olsun, birlikte neşelenelim komikliklerimize, espirilerimize, ve bazen de ağlanacak hallerimize gülelim; sohbetlerimiz olsun zamanın nasıl geçtiğini unuturan, dargınlıklarımız olsun sonra, zaman zaman, gerekirse günlerce konuşmadığımız, kalbimizi acıtan, küs kaldığımız, inadımızı aşkla yendiğimiz, bağıra çağıra kavga ettiğimiz anlarımız olsun; sonrasında pişman olduğumuz, ama ne pahasına olursa olsun, birlikte olalım, gerekirse hiç konuşmayalım, konuşmadan susalım öylece, tek kelime etmeden sadece susalım, ama birlikte olalım susmalarımızda dahi birlikte, beraber olsun...
Ne olursa olsun bileyim ki gitmeyeceksin, bileyim ki en zor zamanlarımızda, zor dediğimiz anlarımızda terk etmeyeceksin, bileyim ki omuzun hep yastık olacak başıma; bilmeliyim ki ellerin tutunacağım tek dalım olmalı, kim giderse gitsin, kim isterse terk etsin, hep orada, hep sıcacık, sevgi dolu, şefkat dolu, aşk dolu yanıbaşımda, hep ama hep olacağını, hep benim kalacağını , yeter ki bileyim... Bileyim ki, açayım yüreğimi, açayım gönlümün en güzel dergahını, kalbimin en güzel gül kokulu aşk kokan, uçsuz bucaksız, her günü bambaşka, içinde hep biz olan, biz dolu benli senli hayallerden oluşan, geleceğe dair düşler diyarına...
Öyle bir gel misafir ol ki ömrüme, seni ağırlamaktan hiç sıkılmasın gönlüm, benliğim, en güzel sevgilerini sunmaktan hiç bıkmasın, en sonsuz aşkını sunsun... ve ömrümü sersin, beni sersin ayaklarına, ömrünün geri kalanı ömrüme eklensin, ömürlerimiz birleşsin... ve öyle hediyeler sunalım ki yaşama, öylesi armağanlar bırakalım ki bu dünyaya bizden geriye kalan, gözlerinde aşkımızın ateşi yansın... ve küçücük avuçlarında sevginin, sevgimizin sıcaklığı ısıtsın yürekleri, hayata, insanlara, insanlığa armağanımız olsun, hediyemiz olsun bu dünyaya, bizden sonra sürecek devam edecek yaşamlara, bizi anlatacak, bizi yaşatacak, iyilik dolu, güzellik dolu, olumluluğa ait ne varsa, en güzel vasıflarla donatılmış bir biz bırakalım yarınlara...
Ne dersin, bir ömür misafir olur musun ömrüme?