Seçimler yaklaşıyor, kendinizi Türk olarak ifade edebilirsiniz

Sirizalı Yorgos Katrugalos, geçtiğimiz günlerde bir etkinlikte yaptığı konuşmada biz Batı Trakya’daki Azınlığın kendini istediği gibi ifade edebileceğini söyledi. Tabi sınırlarını da çizdi.

Şöyle ki; Katrugalos yaptığı konuşmada tüm Yunanlı siyasetçilerin söylemini tekrar ederek Lozan’da Trakya’daki azınlık için ‘Müslüman Azınlık” ifadesi kullanıldığını, dolayısıyla azınlığın Müslüman Azınlık olduğunu ancak azınlık mensuplarının kendilerini istedikleri gibi ifade edebileceklerini belirtti. Katrugalos bu ifadesinin hemen ardından “Biliyoruz ki Trakya’daki azınlık Türk doğumlular, Pomaklar ve Romanlar’dan oluşmaktadır” diyerek ilk söylemindeki ‘istediği gibi ifade etme”nin sınırlarını çizdi. Yani Trakya’daki azınlık mensupları Katrugalos’a göre kendilerini ancak Türk doğumlu, Pomak ve Roman olarak ifade edebilir. Daha da açacak olursak; Katrugalos bize seçebileceğimiz 3 seçenek ortaya koydu. Bunlardan birini istediğiniz gibi seçebilirsiniz dedi. Tabi Yunanistan’da kolay kolay hiçbir siyasetçinin diyemediğini de dedi. Trakya’daki azınlığın kendini Türk olarak da ifade edebileceğini söyledi. Bununla da kalmadı, İskeçe Türk Birliği örneğini vererek bu derneğin 1930’lu yıllardan beri var olduğunu ve hiçbir sorun teşkil etmediğini ancak 80’li yıllarda derneğin isminin yasaklandığını söyledi.

Yani kısaca Sayın Katrugalos bir taraftan başımızı okşamaya çalıştı, diğer taraftan enseye de bir tane şaplattı. Bir taraftan istediğin gibi kendini ifade edebilirsin diyorsun, diğer taraftan bu ifadeyi 3 seçenek ile sınırlandırıyorsun. Aslında hakikati çok iyi biliyorsunuz ama bu hakikati daha net bir şekilde söyleyemediğiniz için, Yunanistan’daki devlet ve siyaset anlayışının bu hakikati kaldıramayacağını bildiğiniz için şimdilik bu kadarlık söylemlerle idare ediyorsunuz.

Seçim yaklaştı işte, bir taraftan Katrugalos gibiler biraz da zihniyet olarak bu cesarete sahip oldukları için en azından enseye vursalar da cesaret edip kendimizi Türk olarak ifade edebileceğimizi söylerken, diğer yandan bu söylemlerin tam tersini kullanarak Yunan halkının milli duygularını istismar edip Türk düşmanlığı üzerine siyaset yapmaya devam edenleri de hep görüyoruz, şüphesiz bundan sonra da göreceğiz.

Ama gel gör ki seçim öncesi veya sonrası, gönlümüzü okşayan veya tam tersi beyanatlar olsa bile Batı Trakya Türkleri için yıllardır Yunanistan’da pek bir şey değişmiyor. Bize vatandaşlık hakkı diye ehliyet alabilme, ev satın alabilme, evin çatısını tamir edebilme gibi hususlar lütuf olarak sunuluyor. İskeçe ve Gümülicne’de nüfusun yarısına yakını azınlık mensuplarından oluşmasına rağmen polis teşkilatından tutun da devlet birimlerinin büyük çoğunluğunda çalışan azınlık mensuplarının sayısı yok denecek kadar az. Eşit vatandaş muamelesi olsaydı bu rakamlar dengeli olurdu. Demek istediğim, Batı Trakya Türk Azınlığı için yıllardır değişen bir şey yok. Zihniyet maalesef değişmiyor. Yunanistan’da önemli bir çoğunluk ve tabi ki devlet teşkilatı, vatandaşı olan insanları milli tehlike olarak görmekten vazgeçmiyor. Kaldı ki bu toplum yaşadığı tüm haksızlıklara rağmen bu devlete bir taş bile atmış değil.

Geçtiğimiz günlerde bölgemizi ziyaret eden Başbakan seçim öncesi ilk ziyaretini Trakya’ya yaptığını ve bunun nedeninin “Milli” olduğunu büyük bir pişkinlikle söyledi. Bölgede azınlığın barış ve huzur içinde yaşadığını söyleyen Başbakan maalesef azınlığın yaşadığı en ufak bir soruna dahi değinmedi. Pişkinlikte o kadar ileri gitti ki Avrupalıları buradaki örnek yaşamı görmek için bölgeye davet etti. Sayın Başbakan’a sadece şu hakikati haykırmak isteriz. Batı Trakya’da barış ve huzur içinde bir yaşam varsa bunun tek mimarı yaşadığı tüm haksızlık ve zulümlere rağmen metanetini koruyan Batı Trakya Türk Toplumu’dur.

Katrugalos da müsaade etti madem bir kez daha söyleyelim.

Yunanistan vatandaşıyız. Nokta.

Müslümanız Elhamdülillah. Nokta.

Batı Trakya Türkleriyiz, ne mutlu bize. Nokta.