Yangroup logo Yangroup logo

Karşılıklı temaslar Türk-Yunan ilişkilerine nasıl yansıdı?

İki ülkenin yakınlaşmasından daima beklenti içinde olan Batı Trakya Türkleri için bu temasların ardından fazla bir şeyin değiştiğini söylemek mümkün değil.

Köşe Yazıları 29 Haziran 2021
Karşılıklı temaslar Türk-Yunan ilişkilerine nasıl yansıdı?

Geçtiğimiz yıl yaşanan Türk-Yunan gerilimi ve Ege’deki hareketli dönemin ardından Dışişleri Bakanı Nikos Dendias 15 Nisan Perşembe günü Ankara’yı ziyaret etti. Bu ziyaret ve devamında gerçekleşen temas ve görüşmelerle gelinen noktada iki ülke ilişkilerinin ne derece olgunlaştığı merak ediliyor.

Hatırlanacağı üzere Nikos Dendias’ın Ankara temasları basın toplantısındaki karşılıklı söylemlerle gündeme damgasını vurmuştu. Özellikle Dendias’ın Batı Trakya Türklerinin milli kimliğini bir kez daha inkarcı söylemlerle Ankara’da vurgulaması gerek Türk Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu gerekse Batı Trakya Türkleri tarafından tepki ile karşılanmış, Batı Trakya Türklerinin hak ve hukukunu muhafaza etme noktasında Anavatan Türkiye kararlılığını bir kez daha ortaya koymuştu.

Türkiye’nin Lozan Antlaşması gereği garantörü oluğu Batı Trakya Türklerine her defasında ve her platforma sahip çıkması, hak ve hukukunu savunması ne kadar doğal bir tutum ise, aksine ülkemiz Yunanistan’ın kendi vatandaşları olan Batı Trakya Türklerine yönelik inkarcı ve asimilasyoncu tavırları kabul edilemez olarak nitelendirilmektedir. Batı Trakya Türkleri bu şartlarla yaşamını sürdürmeye, örf adet ve geleneklerini zor şartlar altında muhafaza etmeye gayret göstermektedir.

Kameralara daha gergin olarak yansıyan Ankara temaslarının ardından Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu 30-31 Mayıs tarihlerinde önce Batı Trakya, ardından Atina’yı ziyaret etti.

Her ne kadar Çavuşoğlu’nun Batı Trakya’yı ziyaret edecek olması Yunan basınında provokatif ve akıl almaz haberlerin yer almasına neden olsa da, Çavuşoğlu’nun Atina temasları ve yapılan açıklamalar ileriye yönelik en azından ticari hususlarda bazı mesafelerin kat edilmesi gerektiğinin sinyallerini verdi. Nitekim bu çerçevede bakan yardımcılarının çalışmaları da basına yansıdı.

İki ülkenin yakınlaşmasından ve bir araya gelmesinden her zaman bir beklenti içerisinde olan Batı Trakya Türkleri için bu görüşmelerin ardından çok fazla bir şeyin değiştiğini söylemek maalesef mümkün değil.

Başbakan Miçotakis’in İskeçe’nin Paşevik köyündeki anaokuluna çevrimiçi bağlanarak bölge köylerini “Pomak köyleri”, çocukları da “Yunan çocukları” olarak nitelemesi Yunanistan’ın Batı Trakya Türklerine yönelik baskıcı, inkarcı ve asimilasyoncu siyasetini devam ettireceğini bir kez daha ortaya koydu. Başbakan’ın bu söylemlerinden öte, Batı Trakya Türkleri’nin acil çözüm bekleyen İskeçe Azınlık Ortaokulu ve Lisesindeki okul binası sorunu gibi bir çok konuda Yunan idaresinin çözümsüzlük stratejisi devam ediyor. BAKEŞ’in anaokulu açma talebine cevap dahi verilmemesi bu çözümsüzlük siyasetinin tipik bir örneğidir. Buna benzer birçok hususta Yunan idaresi Batı Trakya Türklerine kulaklarını tıkamaya devam ediyor.

Sadece Batı Trakya Türkleri açısından değil, iki ülke ilişkileri açısından bakıldığında da ziyaretlerde alınan bazı basit kararların dahi halen Yunanistan tarafından uygulamaya konulmaması Yunanistan’ın bazı konularda çözüme hiçbir zaman yönelmeyeceğini ortaya koymaktadır. Zira geçmişte gerek Batı Trakya Türkleri gerekse Türkiye ile ilişkiler bağlamında bazı hususların çözümüne yönelik olumlu söylemlerde bulunan Yunan siyasetçilerinin nasıl linç edildiği ve siyaseten ağır bir şekilde nasıl cezalandırıldığına defalarca şahit olduk.

Son olarak Başbakan Miçotakis ile Erdoğan’ın NATO zirvesinde yaptığı görüşme ve ardından verilen ılımlı mesajların da henüz Türk-Yunan ilişkilerine yansıdığını söylemek mümkün değil. Gözüken tabloyu, iki ülke ilişkilerinde bazı konuların çözümünden ziyade en azından “gerginlik olmayan” bir dönemin devamlılığı şeklinde yorumlamak mümkün. Batı Trakya Türklerinin hak ve hukuku bağlamında bakıldığında ise en ufak bir adımın atıldığını söylemek mümkün değil. Aksine Yunanistan’ın bazı konularda tavrını daha da sertleştireceği yapılan değerlendirmeler arasında yer alıyor.

Millet gazetesi logo
© 2023 Millet
KÜNYE
BİLAL BUDUR & CENGİZ ÖMER KOLLEKTİF ŞİRKETİ
Genel Yayın Yönetmeni: Cengiz ÖMER
Yayın Koordinatörü: Bilal BUDUR
Adres: Miaouli 7-9, Xanthi 67100, GREECE
Tel: +30 25410 77968
E-posta: info@milletgazetesi.gr
ΤΑΥΤΟΤΗΤΑ
MİLLET MEDİA O.E.
Υπεύθυνος - Διευθυντής: ΟΜΕΡ ΖΕΝΓΚΙΣ
Συντονιστής: ΜΠΟΥΝΤΟΥΡ ΜΠΙΛΑΛ
Διεύθυνση: ΜΙΑΟΥΛΗ 7-9, ΞΑΝΘΗ 67100
Τηλ: +30 25410 77968
Ηλ. Διεύθυνση: info@milletgazetesi.gr